Just give me a reason Right from the start, you were a thief, en baştan beri, sen bir hırsızdın You stole my heart and kalbimi çaldın ve I your willing victim ben senin istekli kurbanın
Just give me a reason Right from the start, you were a thief, en baştan beri, sen bir hırsızdın You stole my heart and kalbimi çaldın ve I your willing victim ben senin istekli kurbanın
Try Ever wonder about what he’s doing Onun ne yaptığını hiç merak ediyor musun How it all turned to lies Hepsinin nasıl yalana döndüğünü Sometimes I think that it’s better to never ask why Bazen nedenini hiç sormamanın daha iyi olduğunu düşünüyorum
The great escape I can understand how when the edges are rough Kıyıları bu kadar sertse nasıl anlayabilirim And they cut you like the tiniest slithers of glass Ve onlar bardağın incecik kenarları gibi keserler And you feel too much Ve çok fazla hissedersin
Where did the beat go I can hear planes flying over my head Başımın üstünden uçan uçakların sesini duyabiliyorum Just hours before you occupied my bed Sadece saatlerce once, yatağımda meşguldün In our darkness, we conjured up sunlight Karanlığımızda, büyü ile gün ışığını çağırdık In our haste, our need, our thirst Acelemizde, ihtiyacımızda, susuzluğumuzda
Here comes the weekend Here comes, comes the weekend İş geldi, geldi hafta sonu Hear it calling like a siren oh oh Bir siren gibi geldiğini dinle oh oh We don’t want no problems Hiç bir sorun istemiyoruz We don’t like them, keep it moving Onları sevmiyoruz, bırak gitsin Here comes The weekend İş hafta
Walk of shame One step, two steps, Bir adım, iki adım Counting tiles on the floor. Yerdeki fayansları hesap ediyorum Three steps, four steps, Üç adı, dört adım
Beam me up There's a whole n'other conversation going on Devam eden bütün konuşma bundan ibaret In a parralell universe Parale evrende Where nothig breaks and nothing hurts Orda hiçbir şey acıtmaz ve bitmez
The truth about love The truth about love comes at 3am aşk hakkındaki gerçek gece 3'te gelir You wake up fucked up and you grab a pen berbat halde uyanırsın ve bir kalem kaparsın And you say to yourself ve kendi kendine dersin ki
Slut like you I’m not a slut, I just love love Ben fahişe değilim, sadece aşığım, aşık Tell me something new Bana yeni bişeyler söyle Cause I’ve heard this Çünkü bunu önceden duydum
How come you are not here Where have you been neredeydin Where have you gone nereye gittin And have I done something wrong ve ben yanlış birşey mi yaptım
True Love Sometimes I hate every single stupid word you say bazen söylediğin herbir aptalca laftan nefret ediyorum Sometimes I wanna slap you in your whole face bazen yüzünü tokatlamak istiyorum There's no one quite like you senin gibi başkası yok
Blow me White knucklessweaty palms from hanging on too tight Sinirliyim ve avuçlarım sıkıca asılmaktan terlemiş haldeler. Clench of jaw, I’ve got another headache again tonight Dişlerimi sıkıyorum, bu gece yine başka bir başağrım (sorunum) var.
Are we all we are: Are we all we are Biz mi, biz bütünüz Are we all we are Biz mi biz bütünüz Cut to now, holy wow Şimdi kes, wow tapılası
Bir bayanı etkilemek için el yapımı bi takı hediye etmekten ötesi yokdur heralde. One Direction kazanovası Harry Styles’ında Taylor Swift için yaptığı bu oldu… Tüm dünya -sadece twitterdaki directionerler :D- yılbaşı öpücüğü olayına ooh aah ederken(ve tutucu directionerler Swift’den nefret ederken) Harry Styles ilişkiyi bi sonraki seviyeye taşıyarak gerçekten hatrı sayılır bir hediyeyi Taylor Swift’e
Dive I know you think I`m afraid (Biliyorum korktuğumu düşünüyorsun) To take a chance, and go to the deep end (Riske girmekten ve sonsuz derine inmekten) Usher baby (Usher bebeğim)
Twisted (feat. Pharrell) Let me put my shades on (Benim gölgelerimi üzerine koyıyım) Everybody come around (Herkes etrafa gelsin)
Lemme See (Feat. Rick Ross) Usher Baby (Usher bebeğim) I hear you, yeah (Seni duyuyorum,evet) Rock with me (Benimle sallan)
Show me How’s life? (Hayat nasıl?) Great (Harika?) Everybody’s going through something (Herkes birşey yaşıyor) They gotta get over it (Üstesinden gelmeliler)
I Care For U I’m saying, I care but is like, you don’t hear me (Önemsediğimi söylüyorum, ama öyleki sen beni duymuyorsun) What more could I do? (Daha başka ne yapabilirdim?) Girl you can keep that, trying to make me jealous (Sevgili, bunu tutabilirsin, beni kıskandırmayı denemeyi)
One Direction Grup üyelerinin tonlarca farklı tarzı var, ama iş modaya gelince içlerinden bi tanesi digerlerini biraz geride bırakıyor.. en azından harcama olarak. Grubun stili Caroline Watson’a göre, 19 yaşındaki Liam Payne içlerinde moda açısından en öncü kişi. Tasarımları yakından takip edip kendi üzerinde uygulamasından dolayu bunu diyebiliriz. LOOK dergisiyle yapılan bi röportajda Watson şöyle
Demi Lovato Twitter’ı terk etti Demi Lovato’nun Twitter’da uzun ve karmaşık bir hikayesi vardı, arından son olarak mikroblog sitesindeki hesabını tekrar kapattı. Lovato güvenle ilgili küçük bir açıklama yaptı, “Sabır + iletişim = güven Ne zaman başkalarıyla iletişim kurmayı öğrenirsen, o zaman çözemiyeceğin problem kalmaz.” diye yazdı. Ek olarak “Etrafını sadece seninle iletişime geçebilicek seni
avWZ3-ygkGg Inna – Boom Boom Şarkı Sözleri Brian Cross Ft. Inna – Boom Boom Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri Put your hands up Eller havaya Let me lead you back with the beat of my heart Kalbimin atışıyla seni tekrar kontrol edeyim If you hear my song baby put
Kiss You don’t have to be beautiful to turn me on Çevremde dönmen için, güzel olmana gerek yok I just need your body baby from dusk till dawn Sadece alacakaranlıktan sabaha bedenine ihtiyacım var bebeğim You don’t need experience to turn me out Sonuçlandırmak için deneyime ihtiyacın yok
Wasted Years Slow is the memory Hatıralar yavaş I can picture her standin’ right in front of me Onun karşımda ayakta durduğunu betimleyebilirim Orange blossoms crushed on concrete Portakal çiçekleri betonla ezildi
Wipe Your Eyes I'm afraid that I gotta do but I gotta do Yapmak zorunda olduğum şeyden korkuyorum ama yapmak zorundayım But if I let you go, where you gonna go? Ama gitmene izin verirsem, nereye gideceksin? We gotta make it change, time to turn the page Değiştirmek zorundayız, yeni bir sayfa açma zamanı
Beautiful Goodbye I count the ways I let you down Seni hayal kırıklığına uğratacak yolları hesap ediyorum All my fingers and toes but i’m running out Bütün el ve ayak parmaklarımla, uzağa koşuyorum Clever words can’t help me now Akıllı kelimeler şimdi bana yardım edemez
Doin’ Dirt Oh, yeah, oh yeah Oh evet, oh evet Hey you, don’t wanna love you on the telephone Hey sen, seni telefonda sevmek istemiyorum You’re hanging up and now I’m all alone Telefonu kapattın ve şimdi tamamiyle yanlızım
Tickets She’s got tickets to her own show but nobody who wants to go Onda kendi gösteri biletleri var fakat kimse gitmek istemiyor And I’m stuck sitting in the front row Ve ben tutkun bir şekilde sıranın önünde oturuyorum I’m singing along like there’s no tomorrow Sanki hiç yarın olmayacakmış gibi orda bir şarkı söylüyorum
Sad Man, it’s been a long day Adamım, bu bütün bir günü alıyor Stuck thinking ’bout it driving on the freeway Otobanda araba kullanırken düşüncelerim bununla ilgili sıkışıp kaldı Wondering if I really tried everything I could Yapabileceğim her şeyi denedim mi diye merak ediyorum
Fortune Teller I'm not a fortune teller - Ben gelecegi göremem, I won't be bringing news of what tomorrow brings - Sana yarinin ne getirecegini söyleyemem I'll leave that up to you - Bunu sana birakiyorum