Ariana Grande – yes and ( Türkçe Çeviri )
Ariana Grande – yes, and? Türkçe Çevirisi
İngilizce Sözler | Türkçe Sözler |
---|---|
In case you haven’t noticed | Eğer fark etmediyseniz |
Well, everybody’s tired | Herkes yorgun |
And healing from somebody | Ve birinden şifa |
Or something we don’t see just right | Ya da doğru göremediğimiz bir şey |
Boy, come on, put your lipstick on | Oğlum, hadi, rujunu sür |
(no one can tell you nothing) | (kimse sana bir şey söyleyemez) |
Come on and walk this way through the fire | Gelin ve ateşin içinden bu şekilde yürüyün |
(don’t care what’s on their mind) | (akıllarında ne olduğu umurunuzda değil) |
And if you find yourself in a dark situation | Ve eğer kendinizi karanlık bir durumda bulursanız |
Just turn on your light and be like | Sadece ışığını aç ve şöyle ol |
“Yes, and?” | “Evet, ve?” |
Say that shit with your chest, and | Bunu göğsünüzle söyleyin ve |
Be your own fuckin’ best friend | Kendinin en iyi arkadaşı ol |
Keep moving like, “what’s next?” | Göğsünü gere gere söyle |
“Yes, and?” yeah | “Sırada ne var?” evet |
Now I’m so done with caring | Artık umursamaktan bıktım |
What you think, no, I won’t hide | Ne düşünüyorsun, hayır, saklamayacağım |
Underneath your own projections | Kendi projeksiyonlarınızın altında |
Or change my most authentic life | Ya da en otantik hayatımı değiştirmek |
My tongue is sacred, I speak upon what I like | Dilim kutsaldır, istediğim gibi konuşurum |
Protected, sexy, discerning with my time | Korumalı, seksi, zamanım konusunda anlayışlı |
(my time) | (benim zamanım) |
Your energy is yours and mine is mine | Senin enerjin senin, benimki benim |
What’s mine is mine | Benim olan benimdir |
My face is sitting, I don’t need no disguise | Yüzüm oturuyor, kılık değiştirmeye ihtiyacım yok |
Don’t comment on my body, do not reply | Vücudum hakkında yorum yapmayın, cevap vermeyin |
Your business is yours and mine is mine | Sizin işiniz size, benimki bana |
Why do you care so much whose **** I ride? | Kimin **** adresine bindiğimi neden bu kadar önemsiyorsun? |
Why? | Neden mi? |
“Yes, and?” (“yes, and? “) | “Evet, ve?” (“evet, ve?”) |
Say that shit with your chest and | Bunu göğsünüzle söyleyin ve (bunu göğsünüzle söyleyin) |
Be your own fuckin’ best friend | Kendinin en iyi arkadaşı olun |
Keep moving like, “what’s next?” | Bunu göğsünüzle söyleyin |
(with your chest now, baby) | Sırada ne var? (şimdi göğsünle, bebeğim) |
“Yes, and?” | “Evet, ve?” |
“Yes, and?” (hoo) | “Evet, ve?” (hoo) |
Say that shit with your chest and (hoo) | Göğsünüzle söyleyin bu boku ve (hoo) |
Be your own fuckin’ best friend | Kendi en iyi arkadaşın ol |
(be your own) | (kendi arkadaşın ol) |
Say that shit with your chest | Bunu göğsünüzle söyleyin |
Keep moving like, “what’s next?” | Sırada ne var? |
“Yes, and?” yeah | “Evet, ve?” evet |