| [Verse 1] | [1. Bölüm] |
| I see a red door and I want it painted black | Kırmızı bir kapı görüyorum ve siyaha boyanmasını istiyorum |
| No colours anymore, I want them to turn black | Artık renk yok, hepsinin siyah olmasını istiyorum |
| I see the girls walk by dressed in their summer clothes | Kızların yazlık elbiseleriyle yürüdüğünü görüyorum |
| I have to turn my head until my darkness goes | Karanlığım gidene kadar başımı çevirmeliyim |
| [Verse 2] | [2. Bölüm] |
| I see a line of cars and they’re all painted black | Bir dizi araba görüyorum ve hepsi siyaha boyanmış |
| With flowers and my love, both never to come back | Çiçeklerle ve sevgilimle, ikisi de asla geri gelmeyecek |
| I see people turn their heads and quickly look away | İnsanların başlarını çevirdiğini ve hızla başka tarafa baktıklarını görüyorum |
| Like a newborn baby, it just happens every day | Yeni doğmuş bir bebek gibi, bu her gün oluyor |
| [Verse 3] | [3. Bölüm] |
| I look inside myself and see my heart is black | İçime bakıyorum ve kalbimin siyah olduğunu görüyorum |
| I see my red door, I must have it painted black | Kırmızı kapımı görüyorum, onu siyaha boyamalıyım |
| Maybe then I’ll fade away and not have to face the facts | Belki o zaman kaybolurum ve gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalmam |
| It’s not easy facing up when your whole world is black | Tüm dünyan siyahken yüzleşmek kolay değil |
| [Verse 4] | [4. Bölüm] |
| No more will my green sea go turn a deeper blue | Yeşil denizim artık derin maviye dönmeyecek |
| I could not foresee this thing happening to you | Bunun sana olacağını öngöremedim |
| If I look hard enough into the setting sun | Batan güneşe yeterince derin bakarsam |
| My love will laugh with me before the morning comes | Sevgilim sabah gelmeden önce benimle gülecek |
| [Outro] | [Çıkış] |
| I wanna see it painted, painted black | Siyah boyandığını görmek istiyorum |
| Black as night, black as coal | Gece kadar siyah, kömür kadar siyah |
| I wanna see the sun, blotted out from the sky | Güneşin gökyüzünden silindiğini görmek istiyorum |
| I wanna see it painted, painted, painted | Onu boyanmış, boyanmış, boyanmış görmek istiyorum |
| Painted black, yeah | Siyaha boyanmış, evet |
52