No | Hayır |
I got about 5 cents left | Yaklaşık 5 kuruşum kaldı |
And I′m gonna go out west | Ve batıya gideceğim |
You tell me that you know what’s best for me, but you don′t | Bana en iyisini bildiğini söylüyorsun ama bilmiyorsun |
Forever isn’t what we spent | Sonsuzluk bizim yaşadığımız şey değildi |
But that’s about how long it felt | Ama öyle uzun hissettirdi |
I got a secret to confess | İtiraf etmem gereken bir sır var |
You see, there′s no such thing as o- | Görüyorsun, sonsuz diye bir şey yok |
Forever, no | Sonsuzluk diye bir şey yok, hayır |
I gotta go | Gitmeliyim |
I gotta go | Gitmeliyim |
No such thing as o- | Sonsuz diye bir şey yok |
Forever no | Sonsuzluk, hayır |
No, no, no | Hayır, hayır, hayır |
Set me free | Beni serbest bırak |
Lemme chase what I′ll never need | Asla ihtiyacım olmayacak şeyin peşinden gitmeme izin ver |
Two feet are enough for me | İki ayak bana yeter |
I can be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
In the rain or the summer heat | Yağmurda ya da yaz sıcağında |
Small steps or a giant leap | Küçük adımlar ya da büyük bir sıçrama |
I could be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
Lemme chase what I’ll never need | Asla ihtiyacım olmayacak şeyin peşinden gitmeme izin ver |
Two feet are enough for me | İki ayak bana yeter |
I can be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
In the rain or the summer heat | Yağmurda ya da yaz sıcağında |
Small steps or a giant leap | Küçük adımlar ya da büyük bir sıçrama |
I could be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
No | Hayır |
Tomorrow′s never coming back | Yarın geri dönmeyecek |
And yesterday was all a trap | Ve dün tamamen bir tuzaktı |
You tell me that you can’t stay mad | Bana kızgın kalamayacağını söylüyorsun |
Yeah right, I lost track | Evet tabii, izini kaybettim |
Forever isn′t what we had | Sonsuzluk bizim sahip olduğumuz şey değildi |
And never ever’s my whole plan | Ve asla, benim tüm planım |
I got a secret to recap | Tekrar etmek istediğim bir sır var |
Tonight | Bu gece |
There′s no such thing as o- | Sonsuz diye bir şey yok |
Forever, no | Sonsuzluk, hayır |
I gotta go | Gitmeliyim |
I gotta go | Gitmeliyim |
No such thing as o- | Sonsuz diye bir şey yok |
Forever no | Sonsuzluk, hayır |
No, no, no | Hayır, hayır, hayır |
Set me free | Beni serbest bırak |
Lemme chase what I’ll never need | Asla ihtiyacım olmayacak şeyin peşinden gitmeme izin ver |
Two feet are enough for me | İki ayak bana yeter |
I can be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
In the rain or the summer heat | Yağmurda ya da yaz sıcağında |
Small steps or a giant leap | Küçük adımlar ya da büyük bir sıçrama |
I could be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
Lemme chase what I’ll never need | Asla ihtiyacım olmayacak şeyin peşinden gitmeme izin ver |
Two feet are enough for me | İki ayak bana yeter |
I can be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |
Set me free | Beni serbest bırak |
In the rain or the summer heat | Yağmurda ya da yaz sıcağında |
Small steps or a giant leap | Küçük adımlar ya da büyük bir sıçrama |
I could be where I wanna be | Olmak istediğim yerde olabilirim |