Camilla Cabello – Godspeed ( Türkçe Çeviri )
Camilla Cabello Godspeed Türkçe Sözleri
| İngilizce Sözler | Türkçe Çeviri |
|---|---|
| I don’t wanna be at this party anymore | Bu partide daha fazla olmak istemiyorum |
| I don’t think your jokes sound funny anymore | Şakalarının artık komik olduğunu düşünmüyorum |
| All these shoes I can’t dance in, what for? | Üzerimde dans edemediğim bu ayakkabılar, ne için? |
| I’ma let this out, barefoot on the floor | Bunu bırakacağım, çıplak ayakla yerde |
| And they’re gonna say I should probably up the meds | Ve muhtemelen ilaçlarımı artırmam gerektiğini söyleyecekler |
| That some things should’ve stayed in my head | Bazı şeylerin kafamda kalması gerektiğini |
| I’m tired of playing pretend | Rol yapmaktan yoruldum |
| Stop driving, it’s a dead-end | Sürmeyi bırak, bu yol çıkmaz |
| We’re living in a ghost world | Bir hayalet dünyasında yaşıyoruz |
| We’re living in a past life | Geçmiş bir hayat yaşıyoruz |
| If everything could stay the same | Her şey aynı kalabilseydi |
| Wouldn’t it be nice? | Güzel olmaz mıydı? |
| But you know me, you know me, I | Ama beni tanıyorsun, beni tanıyorsun, ben |
| Always know just when to leave | Her zaman ne zaman ayrılacağını bilirim |
| When the night is past its peak | Gecenin doruk noktası geçtikten sonra |
| And I hope you find some peace | Ve umarım biraz huzur bulursun |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Peace is so elusive | Huzur çok kaçıcı |
| Joy is so elusive | Neşe çok kaçıcı |
| Kisses to my muses | İlham perilerime öpücükler |
| Truces for the bruises | Morluklar için ateşkes |
| I got real-life angels | Gerçek hayat meleklerim var |
| Got me when I lose it | Kaybettiğimde beni yakalarlar |
| If I gotta burn a bridge | Eğer bir köprüyü yakmam gerekirse |
| They’ll help me light the fuses | Fitilleri ateşlememe yardım ederler |
| Sometimes, I just lose it | Bazen kontrolü kaybederim |
| Thoughts can be abusive | Düşünceler zalim olabilir |
| Times where I lose sight of love, the real reason I do this | Aşkı gözden kaçırdığım zamanlar, bunu yapmamın gerçek sebebi |
| 15 since I do this | 15 yaşımdan beri bunu yapıyorum |
| 26, I choose this | 26 yaşındayım, bunu seçiyorum |
| We’re living in a ghost world | Bir hayalet dünyasında yaşıyoruz |
| We’re living in a past life | Geçmiş bir hayat yaşıyoruz |
| If everything could stay the same | Her şey aynı kalabilseydi |
| Wouldn’t it be nice? | Güzel olmaz mıydı? |
| But you know me, you know me, I | Ama beni tanıyorsun, beni tanıyorsun, ben |
| Always know just when to leave | Her zaman ne zaman ayrılacağını bilirim |
| When the night is past its peak | Gecenin doruk noktası geçtikten sonra |
| And I hope you find some peace | Ve umarım biraz huzur bulursun |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| Godspeed | Tanrı hız versin |
| I let you go, and I feel more like me | Seni bıraktım ve daha çok kendim gibi hissediyorum |
| I wish you well, but far away from me | İyiliğini dilerim, ama benden uzakta |
| Godspeed | Tanrı hız versin |



