Lukas Graham – 7 Years (Türkçe Çeviri)
Lukas Graham – 7 Years Türkçe Çeviri
Once I was seven years old my momma told me (Ben 7 yaşındayken annem bana dedi ki)
Go make yourself some friends or you’ll be lonely (Git kendine arkadaşlar bul yoksa yalnız olacaksın)
Once I was seven years old (Ben 7 yaşındayken)
It was a big big world, but we tought we were bigger (Dünya çok çok büyüktü, ama biz daha büyük olduğumuzu sanıyorduk)
Pushing each other to the limits, we were learning quicker (Birbirimizin sınırlarını zorladık, çabuk öğreniyorduk)
By eleven smoking herp and drinking burning liquor (11 olduğumuzda ot ve yakıcı likör içiyorduk)
Never rich so we were out to make that steady figure (Asla zengin değildik ve bizde böyle istikrarlı olmaya çalıştık)
Once I was eleven years old my daddy told me (Ben 11 yaşındayken babam bana dedi ki)
Go get yourself a wife or you’ll be lonely (Kendine bir eş bul yoksa yalnız kalacaksın)
Once I was eleven years old (Ben 11 yaşındayken)
I always had that dream like my daddy before me (Her zaman böyle bir hayalim vardı, tıpkı benden önceki babam gibi)
So I started writing songs, I started writing stories (Bende şarkı yazmaya başladım, hikaye yazmaya başladım)
Something about that glory just always seemed to before me (Bu şan söhret hakkında bir şeyler her zaman benden önce görünüyordu)
Cause only those I really love will ever really know me (Çünkü sadece gerçeten sevdiklerim beni gerçekten tanıyabilir)
Once I was twenty years old, my story got told (Ben 20 yaşındayken, hikayem anlatıldı)
Before the morning sun,when life was lonely (Güneş doğmadan önce, hayat yalnızken)
Once I was twenty years old (Ben 20 yaşındayken)
I only see my goals, I don’t believe in failure (Ben sadece hedeflerimi görürüm, başarısızlığa inanmam)
Cause I know the smallest voices, they can make it major (Çünkü biliyorum ki, küçük bir ses bile önemli yapılabilir)
I got my boys with me at least those in favor (Bizim oğlanarı yanıma aldım, en azından onlar benim yanımda)
And if we don’t meet before I leave, I hope I’ll see you later (Ve eğer ben ayrılmadan önce tanışmazsak, umarım seni daha sonra görürüm)
Once I was twenty years old, my story got told ( Ben 20 yaşındayken, hikayem anlatıldı)
I was writing about everythin, I saw before me (Her şey hakkında yazıyordum, benden öncesini gördüm)
Once I was twenty years old (Ben 20 yaşındayken)
Soon we’ll be thirty years old, our songs have been sold (Yakında 30 yaşında olacağız, şarkılarımız satıldı)
We’ve traveled around the world and we’re still roaming (Dünyayı dolaştık ama hala geziyor olacağız)
Soon we’ll be thirty years old (Yakında 30 olacağız)
I’m still learning about life (Hala hayat hakkında bir şeyler öğreniyorum)
My woman broughy childern for me (Karım benim için çocuklar dünyaya getirdi)
So I can sing them all my songs (Bende onlara tüm şarkılarımı söyleyebilirim)
And I can tell them stories (Ve onlara hikayeler anlatabilirim)
Most of my boys are with me (Bizim oğlanların çoğu benimle)
Some are still out seeking glory (Bazıları hala şan şöhret peşinde)
And some I had to leave behind (Ve bazılarını geride bırakmak zorunda kaldım)
My brother I’m still sorry (Kardeşim hala üzgünüm)
Soon I’ll be sixty years old, my daddy got sixty-one (Yakında 60 yaşında olacağım, benim babam 61 yaşında gitti)
Remember life and then your life becomes a better one (Hayatı hatırla ve sonra hayatın daha iyi bir hale dönüşecek)
I made a man so happy when I wrote a letter once (Bir keresinde bir adamı ona mektup yazarak çok mutlu etmiştim)
I hope my childern come and visit, once or twice a month (Umarım ki çocuklarım ayda bir ya da iki kez ziyaretime gelir)
Soon I’ll be sixty years old, will I think the world is cold (Yakında 60 yaşında olacağım, bence dünya soğuk)
Or will I have a lot of childern who can warm me (Ya da beni ısıtan bir sürü çocuğum olacak)
Soon I’ll be sixty years old (Yakında 60 yaşında olacağım)
Soon I’ll be sixty years old, will I think the world is cold (Yakında 60 yaşında olacağım, bence dünya soğuk)
Or will I have a lot of childern who can hold me (Ya da beni ısıtan bir sürü çocuğum olacak)
Soon I’ll be sixty years old (Yakında 60 yaşında olacağım)
Once I was seven year sold, my momma told me (Ben 7 yaşındayken annem bana dedi ki)
Go make yourself some friends or you’ll be lonely (Git kendine arkadaşlar bul, yoksa yalnız olacaksın)
Once I was seven years old (Ben 7 yaşındayken)
Once I was seven years old (Ben 7 yaşındayken)
Gamze
Süper
crn
Mükemmel gerçekten
Anan
Bok gibi lan bune ruhum daraldığı
fucker.
year sold nedir
fucker.
onun dışında iyi
anan
vay mk benim hayat