Future Puffin on Zootiez Türkçe Çevirisi
İngilizce Sözler | Türkçe Sözler |
---|---|
G5 the flight, man, I’m way in the sky | G5 uçuşu, adamım, gökyüzündeyim |
She finna tell me, “No way” and it’s cap | Bana “Hayatta olmaz” diyecek. |
Nigga, can’t even see me, I’m way in the sky | Zenci, beni göremiyorsun bile, gökyüzündeyim. |
G5 the flight, a nigga way in the sky | G5 the flight, zenci, beni göremiyorsun bile |
G5 the flight, man, I’m way outta here (man, I’m way outta here) | G5 uçuşu, adamım, ben buradan gidiyorum (adamım, ben buradan gidiyorum) |
G5 the flight, nigga, can’t even see me | G5 uçuşu, zenci, beni göremiyorsun bile |
I’m way outta here, I’m too far in the sky | Ben buradan çok uzaktayım, gökyüzünde çok uzaktayım |
Hermès ashtray to dump my ashes | Küllerimi dökmek için Hermès kül tablası |
Bitch so pretty, look better than Cassie | Kaltak çok güzel, Cassie’den daha iyi görünüyor. |
Puffin’ on zooties and she callin’ me daddy | Zooties içiyor ve beni “baba” diye çağırıyor |
Walkin’ on shit, turn it up and not gas it | Bokun üzerinde yürüyorsun, gaz vermiyorsun |
Came out the gutter, it ain’t nothin’ for me to swag it | Oluktan çıktım, benim için bir şey değil |
Secure the bag, got a bitch, I’ma bag it | Çantayı emniyete al, bir kaltağım var, onu paketleyeceğim |
Turnin’ it up, gotta make sure shit good | Açıyorum, emin olmalıyım iyi bok |
Park a two mil’ in the middle of my hood | Mahallemizin ortasına iki milyonluk bir araba park et. |
Drinkin’ on mud, I made it out of the sewer | Çamur içiyorum, kanalizasyondan çıktım |
Chrome Heart accessories, whatever, I’m good | Krom Kalp aksesuarları, her neyse, ben iyiyim |
Lot of these niggas, they lookin’ the same | Bu zencilerin çoğu aynı görünüyor |
They copy my lingo, they bitin’ my chain | Benim dilimi taklit ediyorlar, zincirimi ısırıyorlar |
Championship, championship, Range just gon’ amp this shit | Şampiyonluk, şampiyonluk, Range sadece bu boku yükseltecek |
Bitch break her neck just to look at the kid | Kaltak sırf çocuğa bakmak için boynunu kırdı |
Dirty the Fanta but make it in Canada | Fanta’yı kirlet ama Kanada’da yap |
Bro get this money like it’s my religion | Kardeşim bu parayı benim dinimmiş gibi al. |
It’s gon’ be a mad day, a sad day for any of these niggas | Bu zenciler için çılgın bir gün, üzücü bir gün olacak |
That try to compare whatever I did | Yaptığım her şeyi karşılaştırmaya çalışan |
Damn near touched a hundred, it just off the gig | Neredeyse 100’e dokundu, sadece konserin dışında |
I came out the jungle, they kidnapped a kid | Ormandan çıktım, bir çocuğu kaçırdılar. |
I trap out a bando, spent ten on a crib | Bir bando kaptım, bir beşiğe on harcadım |
I look at the ocean to spot thirty M’s | Okyanusa bakıp otuz M’yi görüyorum. |
Pin it where I’m at, the city I’m in | Bulunduğum yere sabitle, bulunduğum şehre |
I keep and go fully, no matter where I’m in | Nerede olursam olayım, her şeyim tamdır. |
Her hair touch her ass, she gon’ think she Korean | Saçları kıçına değerse, Koreli olduğunu sanacak |
You fuckin’ me good, bitch, you helpin’ me win | Beni iyi beceriyorsun, sürtük, kazanmama yardım ediyorsun |
Niggas can’t see me, ain’t no competition | Zenciler beni göremez, rakibim yok |
Too many bracelets, need a whole ‘nother wrist | Çok fazla bilezik var, başka bir bileğe ihtiyacım var |
I’m never sober, I’m thinkin’ ’bout quittin’ | Asla ayık değilim, bırakmayı düşünüyorum |