Taylor Swift – This Is Why We Can’t Have Nice Things ( Türkçe Çeviri )
It was so nice throwing big parties
-Büyük partiler vermek gerçekten çok hoştu
Jumping in the pool from the balcony
-Balkondan havuza atlamak falan
Everyone swimming in a champagne sea
-Herkesin bir şampanya denizinde yüzmesi
And there are no rules when you show up here
-Ve çıkıp buraya geldiğinde hiç kural yok
Bass beat rattling the chandelier
-Basın ritmi avizede tıkırdıyor
Feeling so Gatsby for that whole year
-Tüm yıl boyunca çok fazla Gatsby gibi hissettim*
So why’d you have to rain on my parade?
-O halde neden gösterime yağmur yağdırmak zorundaydın ki?
I’m shaking my head
-Başımı sallıyorum
I’m locking the gates
-Bana çıkan yollarını kapatıyorum
This is why we can’t have nice things, darling
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız, sevgilim
Because you break them
-Çünkü sen onları kırıyorsun
I had to take them away
-Onları uzağa götürmek zorundaydım
This is why we can’t have nice things, honey
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız, tatlım
Did you think I wouldn’t hear all the things you said about me?
-Hakkımda söylediğin tüm o şeyleri duymadığımı mı düşündün?
This is why we can’t have nice things
-İşte bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız
It was so nice being friends again
-Tekrar arkadaş olmak çok hoştu
There I was giving you a second chance
-Sana ikinci bir şans veriyorken
But then you stabbed my back while shaking my hand
-Ama sonra sırtımdan bıçakladın elimi sıkarken
And therein lies the issue
-Ve bu işin içinde yalanlar var
Friends don’t try to trick you
-Arkadaşlar seni kandırmaya çalışmaz
Get you on the phone and mind-twist you
-Seni telefonda tutup aklını alt üst etmezler
And so I took an ax to a mended fence
-Ve bu yüzden ben de bir balta aldım onarılmış bağlar için
But I’m not the only friend you’ve lost lately
-Ama son zamanlarda kaybettiğin tek dost ben değilim
If only you weren’t
-Keşke sen
So shady
-Gölgelerle kaplı olmasaydın**
This is why we can’t have nice things, darling
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız işte, sevgilim
Because you break them
-Çünkü sen onları kırıyorsun
I had to take them away
-Onları uzağa götürmek zorundaydım
This is why we can’t have nice things, honey
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız, tatlım
Did you think I wouldn’t hear all the things you said about me?
-Hakkımda söylediğin tüm o şeyleri duymadığımı mı düşündün?
This is why we can’t have
-Bu neden sahip olamadığımız
Here’s a toast to my real friends
-İşte bir kadeh kaldırıyorum, gerçek arkadaşlarım için
They don’t care about that he said, she said
-Onlar onun ne dediğini umursamıyor, onunkini (kadın) de
And here’s to my baby
-Ve işte bebeğime de
He ain’t reading what they call me lately
-O son zamanlarda bana ne diye seslendiklerini okumuyor
And here’s to my momma
-Ve anneme de
Had to listen to all this drama
-Tüm bu olayları dinlemek zorunda olana
And here’s to you
-Ve işte burada, sana da
‘Cause forgiveness is a nice thing to do
-Çünkü affetmek yapılan hoş bir şeydir
Haha, I can’t even say it with a straight face
-Haha, bunu düzgün bir suratla söyleyemiyorum bile
This is why we can’t have nice things, darling (darling)
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız sevgilim (sevgilim)
Because you break them
-Çünkü sen onları kırıyorsun
I had to take them away
-Ben de uzaklara götürmek zorunda kalıyorum
This is why we can’t have nice things, honey
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız tatlım
Did you think I wouldn’t hear all the things you said about me?
-Hakkımda söylediğin tüm o şeyleri duymadığımı mı düşündün?
This is why we can’t have nice things, darling
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız sevgilim
(And here’s to my real friends)
-Ve burada gerçek arkadaşlarım için
Because you break them
-Çünkü sen onları kırıyorsun
I had to take them away
-Ben onları uzağa götürmek zorundaydım
(And here’s to my baby)
-Ve bebeğim için
This is why we can’t have nice things, darling
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız sevgilim
(He didn’t care about that he said, she said)
-O onların ne dediğini umursamadı
Did you think I wouldn’t hear all the things you said about me?
-Hakkımda söylediğin tüm o şeyleri duymadığımı mı düşündün?
This is why we can’t have nice things
-Bu neden hoş şeylere sahip olamadığımız işte
*Gatsby, Leonardo DiCaprio’nun oynadığı 2013 yapımı Amerikan rüyasını anlatan bir film.
**Shady kelimesi aynı zamanda güvenilmez ve namussuz anlamlarına da gelir.
What do you think?
It is nice to know your opinion. Leave a comment.