Gorillaz – She’s My Collar (feat. Kali Uchis) Türkçe Çeviri
[Gorillaz]
If I could take her down and run, then I’d call her.
‘Cause she’s standing drama, she know I’ll call her.
She’s getting on the sun and then she ordered.
Imagine me, imagine me now. (she’s my collar)
Eğer onu alaşağı edip kaçabilseydim, sonra onu arardım.
Çünkü o ayakta bir tiyatro, onu arayacağımı biliyor.
Güneşe çıkıyor ve sonra emrediyor.
Beni hayal et, beni hayal et şimdi. (o benim tasmam)
I don’t take her number, just don’t think I’d call her.
I take her down to somewhere dreading all day.
I clear my system, I don’t need no other.
This is my persona, secret lover. (she’s my collar)
Numarasını almıyorum, onu arayacağımı da düşünmüyorum.
Onu, bütün gün korkutan bir yere götürüyorum.
Sistemimi temizledim, başkasına ihtiyacım yok.
O benim kişiliğim, gizli aşkım. (o benim tasmam)
Nothing to be justified in.
Just one thing, you should feel nada.
I know she lies alone, she’s my caller.
I sense her in my mind, she’s my collar.
Haklı gösterilecek hiçbir şey yok.
Sadece bir şey, hiçbir şey hissetmemelisin.
Tek başına yattığını biliyorum, o benim arayanım.
Onu aklımın içinde hissediyorum, o benim tasmam.
She’s the serpentine, she’s my collar.
I send a message, never call her.
And now I wanna taste another.
And it’s safe in a persona, she’s my collar.
O yılan gibi, o benim tasmam.
Bir mesaj gönderirim, asla aramam.
Ve şimdi başka bir tane tatmak istiyorum.
Ve o bir kişilikte güvende, o benim tasmam.
Nothing to be justified yet.
She the first I’m running with.
She the one that get my collar.
She the one I’m running with. (she’s my collar)
Henüz haklı gösterilecek bir şey yok.
O benim birlikte koştuğum ilk kişi.
O tasmamı alan tek kişi.
O birlikte koştuğum tek kişi. (o benim tasmam)
She’s the one I’m running with.
She’s the one I’m running with.
She’s the one I’m running with.
She’s my collar.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O benim tasmam.
[Kali Uchis]
I’m yellow, he was blue.
It’s nothing that he could hide.
We made a green meadow,
Whenever we would collide. (she’s my collar)
Ben sarıydım, o maviydi.
Bu onun saklayabileceği bir şey değildi.
Yeşil çayır yaptık,
Ne zaman çarpışsak. (o benim tasmam)
I died a thousand times.
I did what I had to do.
Hey, that’s just how it goes.
I’m still coming back to you.
Bin kere öldüm.
Ne yapmam gerekiyorsa onu yaptım.
İşte böyle devam ediyor.
Hâlâ senin için geri dönüyorum.
[Gorillaz]
If I could take her down and run, then I’d call her. (you, you, you)
‘Cause she’s standing drama, she know I’ll call her. (you, you, you)
She’s getting on the sun and then she ordered.
Imagine me, imagine me now. (she’s my collar)
Eğer onu alaşağı edip kaçabilseydim, sonra onu arardım. (sen, sen, sen)
Çünkü o ayakta bir tiyatro, onu arayacağımı biliyor. (sen, sen, sen)
Güneşe çıkıyor ve sonra emrediyor.
Beni hayal et, beni hayal et şimdi. (o benim tasmam)
I don’t take her number, just don’t think I’d call her. (you, you, you)
I take her down to somewhere dreading all day. (you, you, you)
I clear my system, I don’t need no other. (you, you, you)
This is my persona, secret lover. (she’s my collar)
Numarasını almıyorum, onu arayacağımı da düşünmüyorum. (sen, sen, sen)
Onu, bütün gün korkutan bir yere götürüyorum. (sen, sen, sen)
Sistemimi temizledim, başkasına ihtiyacım yok. (sen, sen, sen)
O benim kişiliğim, gizli aşkım. (o benim tasmam)
She’s the one I’m running with.
She’s the one I’m running with.
She’s the one I’m running with.
She’s my collar.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O birlikte koştuğum tek kişi.
O benim tasmam.
She’s my collar.
O benim tasmam.