Will I ever love the same way again? (Way again)
Will I ever love somebody like the way I did you?
Never thought you’d be so damn hard to replace
I swear I don’t mean to be this way
If I can’t have you, is love completely off the table?
Do I sit this one out and wait for the next life? (Next life)
Am I too cold? Am I not nice?
Might not be quite yet healed or ready
Should I be goin’ too steady? (Too steady)
But I just wanna know is love complеtely off the table?

Bir daha asla aynı şekilde sevecek miyim? (Yine yol)
Senin gibi birini hiç sevecek miyim?
Değiştirmenin bu kadar zor olacağını hiç düşünmemiştim
Yemin ederim bu şekilde olmak istemiyorum
Sana sahip olamazsam, aşk tamamen konu dışı mı kalacak? Bunu dışarıda oturup sonraki hayatı mı bekleyeceğim? (Sonraki hayat)
Çok mu soğuğum, Ben hoş değil miyim
Henüz iyileşmemiş veya hazır olmayabilirim
Çok sabit mi gitmeliyim? (Çok sabit)
Ama bilmek istiyorum ki aşk tamamen konu dışı mı?

Will you bе there? (Will you be there?)
Can I still love you? (Can I, can I, babe?)
Not yet healed or ready (Not ready)
Shouldn’t be goin’ too steady (Too steady)
Just wanna know is love completely off the table?

Orada olacak mısın? (Orada olacak mısın?)
Seni hala sevebilir miyim (Yapabilir miyim, yapabilir miyim bebeğim?)
Henüz iyileşmedim veya hazır değilim (Hazır değil)
Çok istikrarlı gitmemeli (Çok sabit)
Aşkın tamamen konu dışı kaldığını bilmek ister misin?

I’ll wait for you
Even though it always feels like I’ll be number two
To someone you can’t hold anymore
If you let me in, I’m ready to give you what I couldn’t before
‘Cause I got you, girl, let me help you through it
You’re trying to fill the void with a couple boys
I can see right through it (You can see right through it)
I can you love you harder than I did before
Was in a dark place back then
I was toxic, then I was toxic to someone else
I was haunted by the hills (Oh yeah, yeah)
I couldn’t give you my all, but I will
If you let me in your arms (Your arms)
If you let me in your heart
I don’t think that love’s completely off the table

seni bekleyeceğim
Her zaman iki numara olacağım gibi hissettirse de
Artık tutamayacağın birine
Eğer girmeme izin verirsen, sana daha önce veremediğim şeyi vermeye hazırım
Çünkü sana sahibim kızım, bırak sana yardım edeyim
Boşluğu bir çift erkekle doldurmaya çalışıyorsun
Tam içini görebiliyorum (Tam içini görebilirsin)
Seni eskisinden daha çok sevebilirim
O zamanlar karanlık bir yerdeydim
Zehirliydim, sonra başkası için zehirlendim
Tepelere musallat oldum (Oh evet, evet)
Sana her şeyimi veremedim ama vereceğim
Beni kollarına alırsan (Kolların)
Eğer kalbine girmeme izin verirsen
Aşkın tamamen konu dışı olduğunu düşünmüyorum

Will you be there? (Yes, I will be there for you)
Can I still love you? (Yes, I been hurt before, before)
Not yet healed or ready (Not ready)
Shouldn’t be goin’ too steady (Too steady, no, no)
Just wanna know is love completely off the table?

Orada olacak mısın? (Orada olacak mısın?)
Seni hala sevebilir miyim (Yapabilir miyim, yapabilir miyim bebeğim?)
Henüz iyileşmedim veya hazır değilim (Hazır değil)
Çok istikrarlı gitmemeli (Çok sabit)
Aşkın tamamen konu dışı kaldığını bilmek ister misin?

So can you hold me?
If I let you, can you prove it to me (Oh, no-no, no)
‘Cause I need you to calm me down, babe
Gotta get out of my head (Oh, woah)
Tryna be healed from this pain (Oh)
Just wanna know, just wanna know, can you, baby? (Hey)
Can you touch it like you believe in it, baby? (Oh, hey)
Do you think you never gonna leave on me, baby?
‘Cause I ain’t her and you ain’t him, thankfully (Baby, don’t leave)
But it’s gon’ be hard to let someone else in again (Woah)
Baby, baby (Woo-hoo)

Yani beni tutabilir misin?
Sana izin verirsem, bunu bana kanıtlayabilir misin (Oh, hayır-hayır, hayır)
Çünkü beni sakinleştirmene ihtiyacım var bebeğim
Kafamdan çıkmalıyım (Oh, woah)
Bu acıdan dolayı iyileşmeye çalışıyorum (Oh)
Sadece bilmek istiyorum, sadece bilmek istiyorum, değil mi bebeğim? (Hey)
İnandığın gibi dokunabilir misin bebeğim? (Oh, hey)
Beni asla bırakmayacağını mı sanıyorsun bebeğim?
Çünkü ben o değilim ve sen o değilsin, minnetle (Bebeğim, gitme)
Ama başka birinin tekrar içeri girmesine izin vermek zor olacak (Woah)
Bebeğim, bebeğim (Woo-hoo
)

Will you be there? (Will you be there? I’ll still wait)
Can I still love you? (I’ll still wait for you, babe, oh, no-no, no, can I still love you?)
Not yet healed or ready (Ooh, not ready)
Shouldn’t be goin’ too steady (No, no, ooh)
Just wanna know is love completely off the table, baby?

Orada olacak mısın? (Orada olacak mısın?)
Seni hala sevebilir miyim (Yapabilir miyim, yapabilir miyim bebeğim?)
Henüz iyileşmedim veya hazır değilim (Hazır değil)
Çok istikrarlı gitmemeli (Çok sabit)
Aşkın tamamen konu dışı kaldığını bilmek ister misin?

I swear, I swear
I will wait for you, whenever you need
Ooh, ooh

Yemin ederim yemin ederim
Ne zaman ihtiyacın olursa seni bekleyeceğim
Ooh ooh