In the day, in the night
Say it right, say it all
You either got it, or you don’t
You either stand, or you fall
When your will is broken
When it slips from your hand
When there’s no time for jokin’
There’s a hole in the plan

Gündüz, gece
Doğru söyle, hepsini söyle
Ya anladın, ya da anlamadın
Ya durursun ya düşersin
İraden kırıldığında
Elinden kaydığında
Şaka yapmak için zaman olmadığında
Planda bir boşluk var

Oh, you don’t mean nothing at all to me (Hey, oh, oh, hey)
No, you don’t mean nothing at all to me (Hey, oh, oh, hey)
But you got what it takes to set me free (Hey, oh, oh, hey)
Oh, you could mean everything to me (Hey, oh, oh, hey)

Oh, benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun (Hey, oh, oh, hey)
Hayır, benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun (Hey, oh, oh, hey)
Ama beni özgür kılmak için gerekenlere sahipsin (Hey, oh, oh, hey)
Oh, benim için her şeyi ifade edebilirsiniz (Hey, oh, oh, hey)

I can’t say (Say) that I’m not (Not)
Lost (Lost) and at fault (Fault)
I can’t say (Say) that I don’t (Don’t)
Love the light (Love) and the dark
I can’t say that I don’t (Don’t)
Know that I am alive
And all of what I feel (Feel)
I could show (Show you) you tonight, you tonight

Kayıp ve kusurlu olmadığımı
Söyleyemem
Işığı ve karanlığı sevmediğimi
Söyleyemem
Yaşadığımı bilmediğimi
Söyleyemem
Ve bu gece sana gösterebileceğimi
Hissettiğim her şeyi, bu gece sana

Oh, you don’t mean nothing at all to me (Hey, oh, oh, hey)
No, you don’t mean nothing at all to me (Hey, oh, oh, hey)
But you got what it takes to set me free (Hey, oh, oh, hey)
Oh, you could mean everything to me (Hey, oh, oh, hey)

Oh, benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun (Hey, oh, oh, hey)
Hayır, benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun (Hey, oh, oh, hey)
Ama beni özgür kılmak için gerekenlere sahipsin (Hey, oh, oh, hey)
Oh, benim için her şeyi ifade edebilirsiniz (Hey, oh, oh, hey)

From my hands I could give you
Something that I made
From my mouth, I could sing you another brick that I laid
From my body (From my body), I could show you (I could show you)
A place (A place) God knows (That only God knows)
You should know the space is holy (Ah-ah-ah-ah)
Do you really wanna go?
(Three, four)

Ellerimden sana yaptığım bir şeyi verebilirim
Ağzımla sçyleyebileceğim başka bir tuğla daha döşeyebilirim
Vücudumda sana gösterebilirim
Yalnızca Tanrı’nın bildiği yerleri
Buranın kutsal olduğunu bilmelisin
Gerçekten gelmek isiyor musun?

Hey, hey, hey
You don’t mean nothin’ at all to me
Hey, hey
Hey, hey, hey
You don’t mean nothin’ at all to me
Hey, hey

Hey, hey, hey
Benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun
Hey, hey
Hey, hey, hey
Benim için hiçbir şey ifade etmiyorsun