taylor swift ivy türkçe çeviri

How’s one to know?
I’d meet you where the spirit meets the bones
In a faith-forgotten land
In from the snow
Your touch brought forth an incandescent glow
Tarnished but so grand

Nerden bilebilirdim ki?
İnancın unutulduğu topraklarda, ruhun kemikle birleştiği yerde buluşurdum seninle
Dokunuşların karların içinden göz kamaştıran bir parlaklığı açığa çıkardı
Lekelenmiş fakat çok ihtişamlı

And the old widow goes to the stone every day
But I don’t, I just sit here and wait
Grieving for the living

Ve yaşlı dul kadın her gün mezarlığa gidiyor
Ama ben gitmiyorum, sadece oturup bekliyorum
Yaşayanlar için yas tutuyorum

Oh, goddamn
My pain fits in the palm of your freezing hand
Taking mine, but it’s been promised to another
Oh, I can’t
Stop you putting roots in my dreamland
My house of stone, your ivy grows
And now I’m covered in you

Ah kahretsin
Acım donmuş avuçlarına tam oturuyor
Benimkini alıyorsun, ama ben başkasına sözlüyüm
Ah düşler ülkeme kök salmanı engelleyemiyorum
Taştan yapılma evimde sarmaşıkların büyüyor
Ve işte şimdi senle kaplandım

I wish to know
The fatal flaw that makes you long to be
Magnificently cursed
He’s in the room
Your opal eyes are all I wish to see
He wants what’s only yours

Bilmek isterdim
Seni muhteşem şekilde lanetleyen ölümcül kusuru
O odada
Opal gözlerin görmek istediğim tek şey
O sadece sana ait olan şeyi istiyor

Oh, goddamn
My pain fits in the palm of your freezing hand
Taking mine, but it’s been promised to another
Oh, I can’t
Stop you putting roots in my dreamland
My house of stone, your ivy grows
And now I’m covered in you

Ah kahretsin
Acım donmuş avuçlarına tam oturuyor
Benimkini alıyorsun, ama ben başkasına sözlüyüm
Ah düşler ülkeme kök salmanı engelleyemiyorum
Taştan yapılma evimde sarmaşıkların büyüyor
Ve işte şimdi senle kaplandım

Clover blooms in the fields
Spring breaks loose, the time is near
What would he do if he found us out?
Crescent moon, coast is clear
Spring breaks loose, but so does fear
He’s gonna burn this house to the ground
How’s one to know?
I’d live and die for moments that we stole
On begged and borrowed time
So tell me to run
Or dare to sit and watch what we’ll become
And drink my husband’s wine

Tarlalarda yoncalar açıyor
Bahar geliyor, zaman yakındır
Bizi öğrenirse ne yapardır?
Hilal ay, sahil temiz
Bahar geliyor, ama korku da öyle
Bu evi yakıp kül edecek
Nasıl bilebilirdim?
Çaldığımız anlar için yaşayıp öldüm
Yalvarılan ve ödünç alınan zamanda

O zaman kaçmamı söyle

Ya da oturup ne olacağımızı izlemeye davet et beni
Ve kocamın şarabını içebilirsin

Oh, goddamn
My pain fits in the palm of your freezing hand
Taking mine, but it’s been promised to another
Oh, I can’t
Stop you putting roots in my dreamland
My house of stone, your ivy grows
And now I’m covered in you

Ah kahretsin
Acım donmuş avuçlarına tam oturuyor
Benimkini alıyorsun, ama ben başkasına sözlüyüm
Ah düşler ülkeme kök salmanı engelleyemiyorum
Taştan yapılma evimde sarmaşıkların büyüyor
Ve işte şimdi senle kaplandım