I am black ambition
I am always whisperin’
They keep tellin’ me I will not
But my will won’t listen
Gravity on a black man
With everything on his back and
His family and passion
If the doors ain’t crackin’

Ben kara hırsım
Her zaman fısıldıyorum
Yapamayacağımı söyleyip duruyorlar
Ama benim isteğim dinlemiyor
Siyah adamın kararlılığı
Sırtındaki tüm yüklerle birlikte
Ailesi ve tutkusu
Eğer kapı kırılmıyorsa

You gotta let go (Let go)
If you want to fly, take the leap
You gotta risk it all (Risk it all)
Or they’ll be lots of things you’ll never see
You gotta let, let go
‘Cause you never know what’s in store
Mister entrepreneur

Başlaman lazım
Eğer uçmak istiyorsan, gözünü karart
Her şeyi riske atmalısın
Yoksa göremeyeceğin birçok şey olur
Başlaman, başlaman lazım
Çünkü dükkanda ne var asla bilemezsin
Bay girişimci

In this position with no choice
A system imprison young black boys
Distract with white noise
The brainwashed become hype boys
Third eye dilate
You wasn’t supposed to make it off Sеction Eight
Robbin’ Peter just to pay Paul
Preparе to risk everything

Hiç şansının olmadığı bir durumda
Genç siyahi oğlanların hapse atıldığı bir sistemde
Beyazların burnuyla rahatsız edilirken
Beyni yıkananlar uyuşturucu çocuklarına dönüyor
Üçüncü bir göz çıkıyor
Sekizinci Bölümden kurtulman gerekmiyordu.
Robbin ‘Peter, Paul’e ödeme yapmak için
Her şeyi riske atmaya hazırlan

You need let go (Let go)
If you want to fly, take the leap
You gotta risk it all (Risk it all)
Or they’ll be lots of things you’ll never see
Remember black is space
And its the color of your face
There will be no sunny days
If Black went away

Gitmen gerek (bırak)
Uçmak istiyorsan, atla
Her şeyi riske atmalısın (Hepsini riske et)
Yoksa asla göremeyeceğin çok şey olacak
Unutma siyah boşluktur
Ve bu senin yüzünün rengi
Eğer siyah giderse
Güneşli gün olmayacak

Black man, Black man, Black man
Dont go chasin’ waterfalls
Please stick to the drip that you’re used to
They don’t make them like they used to

Siyah adam, siyah adam, siyah adam
Şelaleleri kovalama
Lütfen alışık olduğun yerde kal
Onları artık eskisi gibi yapmıyorlar

Uh, lies told to you, through YouTubes and Hulus
Shows with no hues that look like you do
Black Twitter, what’s that? When Jack gets paid, do you?
For every one Gucci, support two FUBUs
Sippin’ crip-a-Cola consumer and a owner, uh
‘Til we all vertically integrated from the floor up
D’Usse pourer, sip Ace ’til I throw up
Like gang signs ‘cept I bang mines for both ya
Serial entrepreneur, we own our own stop
Sittin’ around waitin’ for folks to throw you a bone
If you can’t buy the building at least stock the shelf (Word)
Then keep on stackin’ ’til you stockin’ for yourself, uh
See, everything you place after black
Is too small a term to completely describe the act
Black nation, black builder, black entrepreneur
You in the presence of Black Excellence and I’m on the board
Lord Lord, Lord, Lord, Lord, Lord
God, God, God, God, God
Lord, yuh, God

Hulu ve YouTube üzerinden sana yalanlar söylendi
Sende olmayan renkleri gösterdiler hep
Siyah Twitter, ne? Jack ücretini aldığı zaman, sen alacak mısın?
Her bir Gucci için iki tane FUBU desteklenmesi gerekiyor
Crip-a-Cola tüketicisini ve bir sahibini yudumlarken
Hepimiz yerden dikey olarak entegre olana kadar
D’Usse dökülüyor, kusana kadar Ace yudumluyorum
Bir çete işaretlermiş gibi ikiniz için mayın patlattım
Seri girişimci, kendi durağımızın sahibiyiz
Oturup insanların sana kemik atmasını bekliyorsun
Binayı satın alamıyorsanız en azından rafı al
Sonra kendin için alana kadar stoklamaya devam et, uh
Gördün mü, siyaha sonra koyduğun her şey,
Eylemi tam olarak tanımlayamayacak kadar küçük bir terim.
Siyah ulus, siyah inşaatçı, siyah girişimci
Sen Siyah Mükemmelliğin huzurundasın ve ben kuruldayım
Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım,
Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım, Tanrım
Tanrım, Tanrım

Black Man
Siyah Adam